Humus’da yaşayan Alevi toplumunun sivil toplum kuruluşlarından kelam konusu protestolara dair açıklama yapıldı. Açıklamada,
“mezhepsel sloganlar ve kışkırtıcı konuşmaların kabul edilmediği” belirtildi, “iç huzurun korunması ve her türlü medya kışkırtmasından kaçınılması”
ikazında bulunuldu. Yetkili makamlara son olayların seyrini takip etme daveti yapılan açıklamada, yeni idareye
mezhepsel sözlerin kullanılmasını cürüm sayan bir karar çıkarmasının
yanı sıra silah teslimlerinin hızlandırılması ve bu silahların yalnızca yetkili makamlarda bulunması talep edildi.
‘Türbe yakıldı’ palavrasıyla galeyana geldiler
Suriye süreksiz hükümeti güçleri, son 1 haftadır Lazkiye ve Tartus’ta operasyonlar düzenleyerek savaş kabahati işlemiş rejim mensuplarını tutukluyor. Operasyonlar devam ederken
sosyal medyada Alevi din adamı Hasan bin Hamdan el-Hasibi’nin türbesinin yakıldığına dair
bir görüntü sirkülasyona sokuldu.
Bu türbe, Esed rejimi düşmeden evvel, Kasım ayının son günlerinde Halep’te yaşanan çatışmalar sırasında rejim ögeleri tarafından yakılmıştı.
Fitnenin başı tekrar İran
İranlı Molla Lokman Bedirghara
, Humus’ta yaptığı bir konuşmayla Alevi kümeleri galeyana getirdi.
Hama, Humus ve Lazkiye üzere bölglerdeki devrik rejim ögelerinin da bu provokasyona katılmasıyla protestolar başladı.
Güvenlik güçlerinin müdahalesi ile protestolar büyük ölçüde sona erdi.
CHP’nin trollerinden fitneye destek
Provokasyon yeni yeni başlarken, katil Esed’in yanında saf tutmaktan imtina etmeyen CHP yandaşı Cumhuriyet Gazetesi, HTŞ’nin Alevilere ateş açtığı palavrasını öne sürdü.
Operasyonlarda 10 kişi hayatını yitirdi
Yetkililer, Tartus ve Lazkiye’de devrik rejimin
savaş suçlularına yönelik hafta başında artan arama tarama faaliyetlerinde
silahlı kümelerin ateş açması ve pusu kurması sonucu
10 güvenlik gücü mensubunun hayatını kaybettiğini açıklamış
ve bölgeye destek güçler gönderildiğini bildirmişti.